Habercan Gazetece ve Matbaacılık

Özel bir otelde gerçekleştirilen programda Düzenlenen “Ombudsman Halkla Buluşuyor” Programı çerçevesinde Erzincan’da idari amirler, muhtarlar, STK temsilcileri, öğrenciler ve Üniversite kulüpleri ile bir araya gelen Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, sorunları yerinde dinleme fırsatı buldu.

Açılış konuşmasını yapan Vali Mehmet Makas Ombudsmanlığın zaten bizim kültürümüzde olduğunu ifade ederek; Aslında tarihten beri adetleri ile gelenekleri ile içimizde olan fakat daha sonra Ombudsman adını alan bir kurumu hep beraber ele alacağız. Aziz Türk Milleti olarak eskilere gittiğimiz zaman Orhun Abidelerinde “Açı doyuran, çıplağı giydiren” bir devlet anlayışı var. Dolayısıyla Milletimiz başımızın tacı. Bizim inancımız her şeyin odağına insanı koyuyor. Dinimiz Eşrefi Mahlûkat olarak görüyor insanı. Bizler de “İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın” şiarıyla, birbirinin ayrılmaz bir bütünü olan, Devlet ile Milleti hemhal edip, Ecdadımızın eski, o şanlı günlerindeki sisteme tekrar kavuşuyoruz. Ceberrut devlet anlayışı artık yoktur. Devletimizde. Hadim devlet, Milletine hizmet eden devlet, hizmeti ile devletini yücelten bir yönetim anlayışı vardır. Alınacak güç, dayanılacak sırt sadece ve sadece Aziz Milletimizdir. Milletin gücünün üstünde başka bir güç yoktur. Vali Millete hizmetle mükelleftir. Kaymakam millete hizmetle mükelleftir. Daire amiri millete hizmet ile mükelleftir” dedi.

Sunumuna kurumun bilgilendirme konuşmasının ardından, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 100’ncü yılına emin adımlarla ve güçlenerek girdiğini belirten Malkoç, “Şimdiye kadar şöyleydi; bir şey yapacağımız zaman Avrupa Birliği ne der? Amerika Birleşik Devletleri ne der? O devir bitti. 100’ncü yılımıza geldik, aslan yavrusu büyüdü aslan oldu. Bundan sonra herkes Türkiye ne diyor diye bakacak” ifadelerini kullandı.

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Osmanlı Orta Doğu’yu ve dünyayı adaletle yönetti. Yoruldu. İç dış sebeplerle zayıfladı. Batılı emperyalist güçler onu parçaladı, öldürdü ama o aslan olan Osmanlı ölmeden önce bir yavru doğurdu. O yavrunun adı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir. Şimdi, bizim devletimiz aslan yavrusu. Aslanın yavrusu ne olur? Karga falan olmaz değil mi? Aslan olur. Küçükken hakkını yediler, hukukunu çiğnediler. O’da büyüdü ve önümüzde ki 2023’te 100’ncü yıl dönümünü kutlayacak inşallah. Güçlenince etrafı da bakmaya başladı. Nerede hukukumuzu çiğnediler? Nerede hakkımızı yediler? Ondan sonra hakkımızı yenen hukukumuzun çiğnenen yerlerine müdahale etmeye başlayınca Avrupa Birliği, Amerika veya diğerleri ses çıkarmaya başladı. Onlar ne derse desin, biz millet olarak hukukumuzu korumasını biliriz, hakkımızı da almasını biliriz Allah’ın izniyle. Şimdiye kadar şöyleydi; bir şey yapacağımız zaman Avrupa Birliği ne der? Amerika Birleşik Devletleri ne der? O devir bitti. 100’ncü yılımıza geldik, aslan yavrusu büyüdü aslan oldu. Bundan sonra herkes Türkiye ne diyor diye bakacak Allah’ın izniyle, bunda tereddüdümüz yok. Onun için 21’nci yüzyıl Türkiye’nin yüzyılı olacak. Devlet büyüklerimiz de bunu söyledi ama bunun temelinde güçlü olmamızın şartı da hakkaniyet ve adalet. Muhtarımız da adil olacak, belediye başkanımız adil olacak, yöneticiler, daire amirleri vatandaşa velinimet olarak bakacak. Bu uygulamaları da çoğaltacağız, bakanlarımız da böyle olacak. Eksik, noksan oldu mu mahkemeye gitmeden önce bizim gibi kurumlara gelinecek. CİMER ’e gidilecek. Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu’na gidilecek. Mahkemeye gitmek zaten doğal hakkınız. Dedi.

Protokol konuşmalarının ardından Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç ile Kamu Denetçilsi Saadettin Kalkan tarafından öğrenciler, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşlarından kendilerine yönelik talep ve tavsiyeler dinlenerek çözüm önerileri sunuldu.

Gerçekleştirilen programa il protokolünün yanı sıra STK temsilcileri, kamu kurum müdürleri, Bayburt, Gümüşhane ve Erzurum’dan öğrenci toplulukları, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.